Son Şiirleri
1961-1963 arası Nâzım Hikmet’in şiirinde yeni bir değişim gerçekleşti. “Saman Sarısı”, “Severmişim Meğer”, “Havana Röportajı”, “Tanganika Röportajı” gibi şiirlerle simgeleşen bu dönemin anlatımında temel özellikler, şiirlerin uzaması, dizelerin uzaması, büyük bir coşkunun egemen olduğu ve coşkunun bitmeyecekmiş gibi görünen anlatımının dinmeksizin sürmesidir.
“Saman Sarısı” bu dönem şiirlerinin en parlak örneğidir. Düşle gerçeğin, şimdiyle geçmişin iç içe, yan yana anlatıldığı, özgür çağrışımla gelişen ve bu yanıyla “bilinç akımı”na yaklaşan modern yapısı, masalsı havası, lirik deyişleri ve zengin imgeleriyle benzersiz bir yapıttır.
Bu dönemde şairin ülkesine olan dikkati de azalmaz. 27 Mayıs öncesinde Beyazıt Meydanı’nda vurulan Turhan Emeksiz için “Beyazıt Meydanı’ndaki Ölü”, 1962’de Saraçhane Meydanı’nda, o güne dek yapılan en büyük işçi mitingi için “Türkiye İşçi Sınıfına Selam”, kendisine bir Ankara gazetesinde vatan haini olarak sataşılması üzerine “Vatan Haini” şiirlerini yazar.
Nâzım Hikmet’in son dönem şiirlerinde görülen bir başka tema da yaşlılık ve ölüm temasıdır. Bu konuda da coşkuyu ve hüznü aynı anda taşır şiirlerine. Hem “giderayak işleri vardır bitirilecek”, “sevdalara doyulamamıştır, hem de uzun ömürler diler komşularına.