Nâzım Hikmet Yılı
Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı, kuruluşu henüz bir yıl olmuştu. 1992 yılında Nâzım Hikmet’in 90. doğum yılı etkinliği kapsamında şairi kendi yurdunda ilk kez kapsamlı olarak anmanın gururunu taşıyordu. 10 gün boyunca devam eden etkinlik programında Nâzım Hikmet tüm yönleriyle ele alındı; şiirleri, gazete yazarlığı, roman ve hikâyecilik yönü, yaşamı, siyasal ve barış mücadelesi çeşitli panellerde anıldı. Ayrıca tiyatro gösterileri ve konser dinletileri etkinlik kapsamında düzenlendi. Genco Erkal, Müşfik Kenter, Rutkay Aziz ve AST, Yavuzer Çetinkaya, Zafer Kiper gibi kıymetli tiyatro sanatçılarının yer aldığı oyun ve şiir dinletileri İstanbul sanatsever ve Nâzım severler ile buluştu. Timur Selçuk, Saim Akçıl Oda Orkestrası, Işık Yenersu, Zülfü Livaneli ve Joan Baez’in katılımlarıyla Nâzım Hikmet Konser ve Dinleti serisi gerçekleşti. Etkinlik boyunca Nâzım’a ait kitap, kitap kapakları ve fotoğraf albümünün yer aldığı sergiler açıldı. 24 saat süren Nâzım Hikmet Şiir Nöbeti tutuldu. Dostlarının anılarını anlattığı anı gecesi yapıldı. Şairler, Nâzım şiirleri okudu. Ülkesinden ayrıldığı Tarabya sahilinden, denize doğru kırmızı karanfiller ve güller bırakıldı. Ve tarihinde ilk kez bir devlet görevlisi; dönemin Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Vakfın düzenlediği kapanış konserinde şairimizden “devlet adına” özür diledi.
1992 yılında gerçekleşen Nâzım Hikmet 90. doğum yılı etkinliği, 100. doğum yılının adeta bir ön provası gibi olmuştu. Vakıf tarafından uluslararası düzeyde anma çalışmaları için hemen girişimler başlatıldı. UNESCO nezdinde yapılacak ortak çalışmalar için Kültür Bakanlığının devreye girmesi gerekiyordu. Tüm bu resmi girişimler, başvurular ve görüşmeler Vakıf adına sonuçsuz kalmadı. Birleşmiş Milletler Kültür Teşkilatı UNESCO, 2002 yılının tüm dünyada Nâzım Hikmet yılı olarak anılması için tavsiye kararı aldı. Karar açıklandığında Vakıf adına hazırlıklar çoktan başlamıştı.
Kültür Bakanlığı’na, yerel yönetimlere, ulusal ve uluslararası birçok kurum ve kuruluşa ortak çalışma çağrısı yapıldı. Kültür Bakanlığına etkinlik kapsamında bir proje sunuldu. Bu çerçevede işbirliğine gidildi. Ülkenin önde gelen bestecilerine çağrı yapıldı. Belgesel projesi için hazırlıklar hızlandırıldı. Uluslararası boyutta; sempozyum, sergiler, toplantılar, tiyatro gösterileri için çalışmalar düzenlendi. Ayrıca yurt dışında çekilmiş eski filmlerin ve onlarca dilde basılı olan çeviri kitapların Türkiye’ye getirilmesi için diploması girişimlerinde bulunuldu.
Tüm bu çalışmaların sonrasında Paris’te yer alan UNESCO binasında Nâzım Hikmet toplantısı, dönemin genç piyanist ve bestecisi Fazıl Say’ın görkemli “Nâzım” yapıtı, çok ses getirmese de önemli bir yere sahip Nedim Otyam’ın bestesi gibi çalışmalar gerçekleştirildi.
Başta İstanbul olmak üzere dünyanın birçok şehrinde; Londra, New York, Paris, Berlin, Moskova, Roma, Brüksel, Amsterdam, Kopenhag, Tokyo, Toronto, Viyana, Sofya, Sydney, Bremen, Bakü, Kudüs ve Houston’da düzenlenen toplantılarda şiirleriyle, filmleriyle, sergilerle, konserlerle, bilimsel toplantılarla Nâzım Hikmet’in 100. doğum yılı etkinliği uluslararası düzeyde anıldı.